Anabura: Şarkikaraağaç İlçesi Salur Köyünün güneyinde, Belceğiz Köyünün batısında yeralan antik kentin adı Strabonda geçer. MÖ I. yüzyılın ilk çeyreği içinde Strabon’un Geographika isimli eserinde kent halkından Anabouralılar diye bahsedilir. Oysa Naturalis Historia (Doğa Tarihi) isimli yapıtını MS 75 yılları civarında yazan Plinius aynı yöreyi anlatırken sadece Neapolis (Şarkikaraağaç) kentinden söz eder. Buradan da anlaşılıyor ki, MS I. yüzyılda yeni kurulan Neapolis bölgedeki Anabura’nın adının sönükleşmesine, önemsiz bir kent durumuna düşmesine sebep olmuştur. Kent Roma İmparatorluk döneminde bölgede kurulan tetrapolisin bir üyesidir. J. R. Sterrett, Beyşehir Gölü’nün kuzeybatısında Enevre denilen yerde ortaya çıkan yazıtlarda “Anabura” ismini bularak kentin yerini kesinleştirmiştir. Şehir kuzeye alçalan bir yamaç üzerinde kurulmuştur. Kent üzerinde pek fazla kalıntı yoktur. Tiyatro ve tapınak kalıntısı ile konut temellerinin izleri görülür.
Neapolis: Şarkikaraağaç ilçe merkezi civarında olduğu bilinen antik kentten ilk olarak Plinius, “Naturalis Historia” adlı yapıtında bahseder. Plinius, antik kentin Galatia’da olduğundan söz eder. Ptolomaios ise, kenti Pisidia’nın Galatia’ya yakın kısmında olarak gösterir. Neapolis Beyşehir Gölü’nün kuzeyinde Antiokheia’dan (Yalvaç) Likaonya ve Pamphilya’ya giden Roma yolu üzerindedir. Neapolis’in Apollonia (Uluborlu) ile aynı tarihlerde Trakyalı kolonistler tarafından kolonize edildiği anlaşılmaktadır. MS III. yüzyıla ait bir yazıttan bölgede bir tetrapolisin olduğu bilinmektedir. Tetrapolisin üyelerinden Altada (yeri bilinmiyor), Anabura (Enevre) ve Neapolis (Şarkikaraağaç) bilinmekte; fakat, dördüncü kentin ismi bilinmemektedir. A. H. M. Jones, bu dörtlünün “Cillanian Ovası” tetrapolisi olabileceğine işaret etmektedir. Sözkonusu kentten yakın çevrede bir kalıntı gözükmemekle birlikte İlçe Halk Kütüphanesi’nin bahçesinden arsitrav blokları, sütunlar ve mezar stelleri Isparta Müzesi’ne nakledilmiştir.
|