Isparta ve İlçeleri Kültürel Web Tanıtım Sitesi
  Haçlı Seferleri Döneni
 
Haçlı Seferleri Devri
A. Birinci Haçlı Savaşları - 1176 Kumdanlı (Miryokefalon) Savaşı - Kılıçaslan gerilla savaşını başlattı - Bizans İmparatoru 700 bin kişilik ordusu ile, Uluborlu, Senirkent üzerinden Kumdanlı'ya geldi - 1176 Kumdanlı (Miryokefalon) zaferi İslâm dünyasında sevinç yarattı - Bizans İmparatoru 1176 Kumdanlı yenilgisinin acısını bir türlü unutamadı - B. İkinci Haçlı Savaşı - C. Üçüncü Haçlı Savaşı - Alman İmparatoru Uluborlu'ya gelince Türk ordusu ile karşılaşmanın yollarını aramaya başladı - Haçlı orduları Uluborlu'dan Akşehir'e tam 30 günde varabildiler - Anadolu toprakları Alman İmparatoruna mezar oldu - Yalvaç'ta haçlıların rahat bir sığınak yeri buldukları doğru mu?

Türkler 1071 Malazgirt Savaşından on yıl sonra, Anadolu'nun batısına dek vardılar. İznik'i başkent yapıp Türk Devletini kurdular. Türklerin devlet kurma, Anadolu'yu yurt edinme  girişimleri Avrupalıları kaygıya düşürdü. telaşlanmalarına neden oldu. Bu korkularının;

  1. Politik
  2. Ekonomik

olmak üzere iki nedeni vardı. Avrupa ülkeleri, Türklerin Bizans İmparatorluğunu ellerine geçirdikten sonra, Batıya açılıp, tüm Avrupa'yı egemenlikleri altına almalarından korkuyorlardı. Bu, politik neden idi. Ekonomik neden de şuydu: XI. yüzyılda, Avrupa ülkeleri yoksulluk içindelerdi. altın madeni, yer altı ve  üstü zenginlikleri Türklerin ve Doğuda bulunan ülkelerin elinde ve tekelinde idi. Üstelik alım-satım (ticaret) işleri ile ulaşım için de gerekli bulunan yollar hep Müslümanların toprakları üzerinde bulunuyordu.

A- BİRİNCİ HAÇLI SAVAŞLARI (1096-1099)

Pierre ERMİTE, adında yoksul bir Fransız serserisi, kendisi gibi 50.000 Fransız serserisi daha topladı. Almanya'ya geldikten sonra, 50.000 Alman serserisi de bunlara katıldı. Macaristan ve Balkanlara geldiklerinde sayıları arttı. Bizanslılar bu kalabalıktan çekindiler. Yalova üzerinden, Türkiye'ye soktular. 

Haçlılar da Müslüman, Hıristiyan ayrımı yapmadan önlerine kim çıkarsa soyup soğana çeviriyor, ya da öldürüyorlardı. Türklerin başkenti İznik'i almak almak amacı ile yaklaştılar. 1096 yılının Eylül ayında Sultan Kılıçaslan kuvvetleri  tarafından ya esir alındılar, ya da kılıçtan geçirilerek, etkisiz hale getirildiler. 

Bunların ardından 600.000 kişilik bir haçlı ordusu daha geldi. Onlarda ilk iş olarak başkent İznik'i kuşattılar. Kanlı çarpışmalar başladı. Sultan Kılıçaslan, sayıca pek çok olan Haçlılara "Gerilla" savaşı yapmanın daha iyi olacağı taktiği ile geri çekilmeyi uygun buldu, kuvvetlerini geri çekti. 

Bu çekilme ile, doğal olarak başkent İznik, Bizanslılara bırakılmış oldu. Haçlılarda Eskişehir üzerinden Anadolu'ya girdiler. 1097 yılının Haziran ayında, Kılıçaslan, Eskişehir'de Haçlıların önünü kesti. Acımasız, çok kanlı çarpışmalar oldu. Haçlıların sayıları pek çok olduğu için, Kılıçaslan savaşı sürdürmenin yararsızlığını görerek, kuvvetlerini geri çekti.

Kılıçaslan, peşlerini bırakmıyor, pek iyi bildiği, iyi sonuçlar da aldığı, gerilla savaşını sürdürüyordu. Türklerin karşılarındaki düşman ikileşmişti; Haçlılar ve Bizanslılar; iki düşmanla da ayrı ayrı savaşılıyordu. Türklerin gücü, kuvveti 150.000 kişi kadar ya vardı, ya da yoktu. Çok zor günler yaşanıyordu. Nalla mıh arasında kalınmış, yer demir gök bakır gibi olmuştu. 

Dost olmayanlar bu günlerden yararlanmaya kalktılar. İmparator ALEXIUS Batı Anadolu'yu, İzmir'i Türklerden geri aldı. Toros'larda ki Ermeni Beyleri de onu izlediler. Hemen Kilikya'da bir Ermeni Devleti kurdular. 

Antakyayı kuşatma amacında olan 600.000 kişilik Haçlı kuvvetleri de Kılıçaslan'ın gerilla savaşları ile kırıla kırıla, 100.000 kişiye indi; Anadolu toprakları altı haçlıdan beşine mezar oldu. 


1176 KUMDANLI (MİRYOKEFALON) SAVAŞI

1071 Malazgirt Savaşından 105 yıl sonra, Anadolu'nun yazgısını değiştiren, Türklerin Anadolu toprakları üzerinde yerleşmelerini; kök, dal, budak  salmalarını sağlayan savaşlardan biri de Bizanslılar ile Türkler arasında;
Hoyran Gölü'nün Kuzeyinde 
Senirkente bağlı Gençali köyünden 
Yalvaç'ın Gökçeali köyleri arasındaki
dar, iki yanı sarp dağ ve tepelerle çevrili boğazın içinde, bugün Yalvaç'a bağlı bir kasaba olan 
Kumdanlı (Miryokefalon) 'da, Isparta il sınırları içinde
yapıldı. Buna Türk Tarihinde 
1176 KUMDANLI (MİRYOKEFALON) SAVAŞI denir.
 
(1155-1192) arası, 37 yıl Selçuklu Devleti'nin Devlet Başkanlığını yapmış bulunan II. Kılıçaslan Anadolu'da  güç, kuvvet kazanmaya başlayınca Bizans İmparatoru Manuel Kommenos endişelenmeye, Bizans'ın geleceği bakımından korku duymaya başlamıştı. Türklerin güç ve kuvvetlerini kırmak, varlıklarını ortadan kaldırmak amacı ile savaş hazırlığına girişti. En uzaklardaki Bizans birliklerini getirerek büyük bir ordu oluşturdu. Bu orduya; Macar, İtalyan, Sırp ve Peçenek ordularından getirttiği kuvvetleri destek olarak verdi. Türklerle savaşacak bu ordunun; Yiyecek, giyecek, silah ve savaş araçlarını hazır etti. 

Bizans İmparatoru Manuel Kommenos'un savaş hazırlığını öğrenen II. Kılıçaslan-Kan dökülmesin; bir barış antlaşması yapalım ! önerisinde bulundu. Bizans İmparatoru Manuel Kommenos II. Kılıçaslan'ın bu barış teklifini geri çevirdi, kabul etmedi. Bizans ordusu kumandanları İmparator Manuel Kommenos'a: -Türklerin bu barış teklifini kabul edelim! Aramızda bir barış antlaşması yapalım. Türklerin atlı ordularını yenemeyiz. Bu, geçmişteki denemelerde de belli oldu. Türkleri yendiğimizi kabul etsek bile, bu; Türklerin geleceğine hiç etki yapmaz. Türkler bu kez, pek iyi bildikleri, başarılı oldukları gerilla savaşına girişirler. Birinci haçlı savaşında olduğu gibi, Anadolu toprakları hepinize mezar olur.. dedilerse de, İmparatorlarına söz dinletemediler. 

 
 
   
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol